Dalaman, Ortaca, Köyceğiz Turistik Otelciler ve Turizm İşletmeciler Birliği (DOKTOB) Başkanı Yücel Okutur, ülkemizin anarşi ortamına çekilerek ekonomik olarak kalkınmasının yavaşlatılmak istendiğini ancak Türkiye'nin bu oyunlara gelmeyeceğini söyledi. Okutur, Türkiye'nin turizm sanayinde büyük bir ilerleme kaydederek 50 milyon dolar net gelirle 6. sıraya kadar yükseldiğine dikkat çekti.
Gerek yeraltı gerekse diğer zenginlikler bakımından dünyada ender ülkelerden biri olan Türkiye'nin bu sebeple gelişmiş ülkeler tarafından hep dikkatle izlendiğini dile getiren DOKTOB Başkanı Yücel Okutur, "Yıllardır terör, kutuplaşma, ayrıştırma, dini mezhepçilik dış güçler tarafından teşvik ve tahrik edilmektedir. Bu durum Türkiye'nin ekonomik kalkınmasını yavaşlatmaktadır. Çünkü ileri ülkelerin amacı dünyada gelişmekte olan ülke ekonomilerine müdahale ederek pay almaktır. Örneğin Türkiye son yıllarda turizm sanayisinde dünya altıncılığına yükselerek 50 milyar dolar net girdi sağlamış, cari açığın üçte birini karşılamış ve 3 milyon vasıfsız istihdam oluşturarak ekonomiye büyük katkı sağlamıştır. 2016 yılında terör yalnızca turizm sanayinde 25 milyar dolar kayıp verdirmiştir. Turizmdeki bu kayıp diğer Avrupa ülkelerine gitmiştir" diye konuştu.
"Hep birlikte anlatılmalı"
Terör konusunda kınama ve lanetlemenin yanı sıra terörü yok edecek çözümler üretmek gerektiğinin altını çizen DOKTOB Başkanı Okutur, bu konuda zaman kaybetmeden harekete geçilmesi gerektiğini vurgulayarak şunları söyledi:
"Terörün neler vaat ederek insanları kendi bataklığına çektiğini gençlerimize, çevremize ve topluma tüm gerçeği ile anlatmamız ve bilinçlendirmemiz gerekiyor. Türkiye'de terör ve anarşinin kimler tarafından, nasıl, ne amaçla yapıldığını tüm dünyaya bilgili, bilinçli, kurum, kuruluş, STK'lar, holdingler ve şirketler, turizm acente firmaları işbirliği yaparak görsel ve yazılı basında anlatmak için hemen harekete geçilmelidir. Çünkü terör toplumda kargaşa, yılgınlık ve endişe oluşturmak ister. Terör istikrarsızlığı sever, terörden korkmamalıyız, toplum olarak kırılganlık değil kararlılık sergilemeliyiz. Ulus olarak terörün iğrenç yüzünü, önce kendi ailemize, sonra çevremize anlatmak, bilinçlendirmek ve pozitif düşünceyle moral vermek her ferdin vatandaşlık görevidir. Türk ulusu binlerce yıllık tarihinde hiçbir zaman başka bir ülkenin egemenliğine girmemiştir. Dış güçlerin amacı ve terörün boyutu ne olursa olsun Türk halkı, bu sıkıntılı günleri atlatacak, eğitimde, ekonomide daha ileri gitmek için daha çok çalışarak yoluna devam edecektir."
İHA