İstanbul’da Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde hakim yakını olan bir hastayı muayene eden Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Dr. Suna Dilbaz’ın görev yerinden polis zoruyla ifadeye götürülmesi ile ilgili Türk Nöroşirürji Derneği açıklamada bulundu. Açıklamada; Dr. Suna Dilbaz’a şikayetçinin kimliği, bilgileri, suçunun ne olduğunun anlatılmadığı ve yasal haklarını kullanmasının engellendiğine dikkat çekilerek, yetkili mercilerin söz konusu uygulamayı yapan yargı mensubu hakkında gerekli işlemleri başlatacağına inanıldığı ve konunun takipçisi olunacağının altı çizildi.
Meslektaşımıza İfade Sürecinde Suçlu Muamelesi Yapılmıştır!
Türk Nöroşirürji Derneği Yönetim Kurulu, “Kamuoyuna yansıyan, değerli meslektaşımız Dr. Suna Dilbaz’a yapılan hukuka ve insan haklarına aykırı muamele ile ilgili bir açıklama yapma ihtiyacı doğmuştur. Dr. Suna Dilbaz tarafından ameliyat edilen hastanın taburculuk viziti esnasında, hakim olduğu daha sonradan öğrenilen, refakatçi ile aralarında geçen konuşmadan sonra poliklinik hizmeti vermekte iken polis zoru ile ifadesinin alınması amacıyla emniyete götürülmüştür. CMK 145. maddesine göre ifadeye çağrılmak davetiye ile gerçekleşir. Bu davetiyede kişinin çağrılma nedeni açık bir şekilde yer almaktadır ve kişinin ifadeye gelmemesi halinde zorla getirileceği ifade edilmektedir. Gerçekleşen olayda Dr. Suna Dilbaz’ın ifadeye çağrılıp gitmemesi şeklinde bir durum olmamasına rağmen polis marifetiyle iş yerinden alınmıştır. Randevulu hastaların mağdur olduğunu beyan etmesine, görevli kamu çalışanı olduğunu belirtmesine ve ifadesinin alınmasını istemesine rağmen 2,5 saat süreyle bilgi verilmeksizin bekletilmiştir. CMK 147. maddesine göre “Şüpheli veya sanığın kendisine yüklenen suç anlatılır” ifadesinden yola çıkarak, isnadın ne olduğunu bilmek şüpheli için bir haktır. Dr. Suna Dilbaz’a şikayetçinin kimliği, bilgileri, suçunun ne olduğu anlatılmamış ve yasal haklarını kullanması engellenmiştir. Soruşturma tamamlanıp, hüküm kesinleşene kadar kişi kesinlikle suç işlemiş gibi hareket edilemez. Buna karşılık meslektaşımıza ifade sürecinde suçlu muamelesi yapılmış, masumiyet karinesi ihlal edilmiştir” vurgusunda bulundu.
Yaşanan Olayın Takipçisi Olacağız!
Yasa uygulayıcıların, yasaları keyfiyet içinde ve menfaatlerine uyacak biçimde kullanarak suistimal etmelerinin, Türkiye Cumhuriyeti yargısına ve adalet sistemine zarar verdiğine ve güvenilirliğine gölge düşürdüğüne dikkat çeken Türk Nöroşirürji Derneği Yönetim Kurulu, “Yetkili mercilerin söz konusu uygulamayı yapan yargı mensubu hakkında, bu ve benzeri utanç verici olayların tekrarlanmaması için gerekli işlemleri başlatacağına inanıyor ve sürecin yakın takipçisi olacağımızı kamuoyunun bilgisine sunuyoruz” dedi. (BSHA-Bilim Ve Sağlık Haber Ajansı)