'Mersin'i Keşfet" etkinliğine katılan TÜRSAB Genel Başkanı Başaran Ulusoy, dünya ülkelerinin, Türkiye'nin turizmde elde ettiği rakamlardan korktuğunu belirterek, "Korkmayın, bizim sırtımızı okşayın. Kaşırsanız elleriniz kanlanır. Biz turizmde varız, var olmaya da devam edeceğiz. "Korkmayın" diyoruz Avrupa'ya. Korkmayın, gelin. Türkiye yaşanılacak bir yer" dedi.
Mersin Büyükşehir Belediyesi'nin ev sahipliğinde Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği (TÜRSAB) ve Hürriyet Gazetesi işbirliğinde, Mersin'in tarihi ve kültürel değerlerini tanımak ve tanıtmak amacıyla düzenlenen "Mersin'i Keşfet" etkinliği, köşe yazarları ve tur operatörlerinin Mersin'i tanımasına fırsat sağladı.
Mersin'de 23-25 Ekim 2016 tarihleri arasında gerçekleştirilen ve gazetenin 17 köşe yazarı ile TÜRSAB üyesi seyahat acentelerinin yetkililerinin kentin tarihi, kültürel ve doğal yerlerini gezdiği "Mersin'i Keşfet" etkinliğinin sonuç toplantısı Kongre ve Sergi Sarayı'nda yapıldı. Toplantıya, Mersin Valisi Özdemir Çakacak, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz, TÜRSAB Genel Başkanı Başaran Ulusoy, Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Sedat Ergin, köşe yazarları ve turizmciler katıldı.
Çakacak: "Mersin, doğal güzellikleri ve kültürel değerleri ile adeta bir yeryüzü cennetidir"
Mersin'in yemek kültürünün tanıtıldığı stantların da açıldığı toplantıda konuşan Vali Çakacak, Mersin'i Keşfet etkinliğinin, "doğal güzellikleri ve kültürel değerleri ile adeta bir yeryüzü cenneti" olarak tanımladığı Mersin'in tanıtımına büyük katkı sağlayacağına inandığını söyledi. Dünyada son yüzyılda yaşanan değişim ve dönüşüm sürecinin turizm sektörünün de gelişimine ve ülkelerin en önemli gelir kalemlerinden birini oluşturmasına zemin hazırladığını belirten Çakacak, bu çerçevede dünya ülkelerinin ve kentlerin gittikçe büyüyen bu turizm gelir pastasından daha fazla pay alabilme yarışı içine girdiklerini vurguladı. Bu noktada, Mersin'i Keşfet programının, Mersin'in tanıtım atağına büyük katkı sağlayacağını dile getiren Çakacak, "Ülkemizin önemli bir lojistik, tarım, ticaret ve sanayi merkezi olan Mersin, sahip olduğu zengin doğal güzellikler, eşsiz kültürel varlıklar ve farklı dinlere ait inanç merkezleri ile turizm bakımından da büyük potansiyele sahiptir. Oldukça önemli bir coğrafyada bulunan ve dünyaya yön vermiş, büyük medeniyetlerin hüküm sürdüğü Mersin, bu büyük medeniyetlerin günümüze kadar uzanan insanlık mirası kültür hazinelerine sahiptir. Mersin, sahip olduğu potansiyel ile turizm sektörünün parlayan bir yıldızı olabilecek niteliktedir. Sahip olduğu değerler ile Mersin, ülkemizin, Akdeniz'in ve dünyanın önemli turizm merkezlerinden biri olmayı fazlasıyla hak etmektedir. Doğal ve kültürel potansiyelimizin farkındayız. Bu potansiyeli paydaşlarımızla birlikte değerlendirmek, özellikle turizmin hizmetine sunmak için ilin tüm dinamikleri ile bir ekip heyecanıyla çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Mersin'i Keşfet sloganıyla şehrimizin ülke ve dünya gündemine taşınmasından, turizmde yeni bir destinasyon olarak vurgulanmasından Mersinliler adına mutluluk duymaktayım. Aklınızda kalmak, ajandalarınızda, sayfalarınızda yer almak istiyoruz. Hükümetimiz de Mersin'de turizmin geliştirilmesine ayrı bir önem vermektedir. 25 tünel ve bir o kadar viyadük ile otoyol konforunda Antalya Sahil Yolu'nun tüm hızıyla ilerlemesi, otoyolun Taşucu'na kadar uzatılması, Çukurova Bölgesel Havalimanı'nın 2 yıl içinde devreye girecek olması, 6 turizm merkezi ve 2 turizm bölgesinin planlama çalışmalarında son aşamaya gelinmesi "Destinasyon Mersin" olarak tur operatörlerinin ajandalarında yer almamızı hızlandıracaktır" diye konuştu.
Kocamaz: "Mersin, sadece Mersinliler için değil Türkiye ve dünya için büyük bir değerdir"
Büyükşehir Belediye Başkanı Kocamaz da bir değerin korunabilmesi için her şeyden önce onun anlaşılması gerektiğini belirterek, "Anlamayanlar değerlendiremez, yönetemez ve üretemezler. Doğa, toplum ya da coğrafya, kafa tutularak yönetilemez. Bu yapılmak istenirse, alınacak karşılık umulandan da sert olur" diyerek, doğanın ve dünyanın insan eliyle tahrip edilmesinin tehlikeli sonuçlarına dikkat çekti. Bir toprak parçasını yurt edinerek kullanma hakkına sahip olanların, kullanma hakkından çok, koruma sorumluluğunda olmaları gerektiğinin altını çizen Kocamaz, "Bu bağlamda Mersin'e sahip çıkmak; onun kadim geçmişine ve biriktirdiği hatıralara saygı duymak, bugünlere ulaşan eserlerini özenle korumak demektir. Biz, Mersin'in sadece üstündeki zenginlikleriyle değil, 10 bin yıllık tarihi birikimleriyle de yakından ilgileniyoruz. Bizden önce bu topraklarda kurulmuş uygarlıkların tüm birikim ve hatıralarına da saygı duyuyoruz ve özenle üzerlerine titriyoruz. Yaklaşık 2 milyon hemşehrimizle birlikte kader birliği ettiğimiz güzel Mersinimizi, hep birlikte daha yaşanabilir bir kent haline getirme hedefine doğru azimle, kararlılıkla yürüyoruz. Mersin'imiz, insanı, doğası, tarihi ve kültürel varlıklarıyla sadece Mersinliler için değil Türkiye ve dünya için büyük bir değerdir. Biz, Mersin'i Mersin yapan bu değerlere sahip çıkmak, onları bugünün ihtiyaç ve gerçeklerine uygun şekilde daha da geliştirmek için görev başındayız. Bu çerçevede "Mersin Yenileniyor" sloganıyla başlattığımız Kent Merkezi Kentsel Tasarım ve Yenileme Projelerimizin yüzde 40'ını tamamlamış bulunuyoruz" ifadelerini kullandı.
Ulusoy: "Mersin, bizim için yeni bir ürün. Üzerindeki tozu aldığımız zaman pırıl pırıl bir Mersin çıkacak"
TÜRSAB Bakanı Ulusoy ise 21. yüzyılın çevre odaklı olduğuna işaret ederek, altının, gümüşün bulunabileceğini, ancak ekmek ve suyun elde edildiği toprağın bulunamayacağını söyledi. "Çevreye sahip çıkmayan, doğasına sahip çıkmayan bir anlayışın yaşaması mümkün değildir" diyen Ulusoy, Mersin'in keşfedilmeye layık ama keşfedildikten sonra yaşatmaya da layık, yaşanacak bir kent olduğunu vurguladı. Ulusoy, "Mersin moda kent değil. 9 bin yıllık tarihi olan bu kentin inanıyorum ki, marka kent olmak ve bunu muhafaza etmek mecburiyetinde olduğunu siz biliyorsunuz" şeklinde konuştu.
"Napolyon "para para para" demiş, biz de" tanıtım tanıtım tanıtım" diyoruz" diyerek tanıtımın önemine değinen Ulusoy, Mersin'in de tanıtılmaya, korunmaya, muhafaza edilmeye ihtiyacı olduğunu dile getirerek, şunları söyledi:
"Biz seyahat acenteleri bir yere kolay ısınmayız. Mutlaka bir yerde hayat bulmuşuzdur. Burası bizim için yeni bir ürün. Üzerindeki tozu aldığımız zaman pırıl pırıl bir Mersin çıkacak. Bir üçgen düşünün, doğa, kültür ama en önemlisi insan sevgisi. Onun için yaşanılacak kent Mersin diyorum. Mersin medeniyetlerin buluştuğu, inanç ve kongre turizminin gelişeceği yer. Doğası var, gastronomi alanında müthiş bir mutfağı var. Her çeşidin olduğu Türkiye burada."
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'nin Türkiye'nin birlikteliğinin meydanlardan ilan edilmesine önderlik etmesi çağrısı yapan Ulusoy, "81 vilayette aynı saatte başlanacak Türkiye'nin sesinin meydanlarda olması lazım. Buna ihtiyacımız var. Bu topraklara sahip olmamızı hazmedemeyen ülkeler var. onlar avuçlarını yalasınlar. Biz tek vücuduz. Bu bizim ekmeğimiz. Ekmeğimizi elimizden almaya kimsenin hakkı yok. Bu ülkenin değerlerini yaşatmak ve onlara sahip çıkmak hepimizin görevi" dedi.
"'Korkmayın" diyoruz Avrupa'ya. Korkmayın, gelin. Türkiye yaşanılacak bir yer"
2000 yılında Türkiye'den transit geçen yolcu sayısının 1 milyon 415 bin, 2015 yılında ise transit yolcu sayısı 14 milyon 670 bin olduğunu belirten Ulusoy, şöyle devam etti:
"Bu rakamlardan korkuyorlar. 3. havalimanından korkuyorlar. Korkmayın, bizi okşayın, bizim sırtımızı okşayın. Kaşırsanız elleriniz kanlanır. Bu ülkenin güzelliklerini, değerlerini yaşamak ve yaşatmak zorundayız. Sektöründe, 1 milyon 365 bin kişinin çalıştığı, 1 milyon 630 bin konaklamalı yatak sayımızın olduğu, 16'sı uluslararası 52 adet havalimanımızın olduğu, 70 milyon iç hatlarda 70 milyon dış hatlarda taşınan yolcu sayımız olduğu, Türk Hava Yolları'nın 323 uçağı, özel havayolu şirketlerinin 180 uçağı, 95 bin koltuk kapasitesi, 9 bin 500 seyahat acentası ile biz turizmde varız, var olmaya da devam edeceğiz. "Korkmayın" diyoruz Avrupa'ya. Korkmayın, gelin. Türkiye yaşanılacak bir yer."
"Kimse bize insanlık dersi vermeye kalkmasın"
Türkiye'ye vize uygulayan ülkelere "yanlış yapıyorsunuz" diye seslenen Ulusoy, bir gün Türkiye'nin de bu ülkelere vize uygulayacağı dönemin geleceğini dile getirerek, "Kişi başına düşen milli gelirimiz 30 bin dolar olduğunda bizim Avrupa Birliği'ne ihtiyacımız yok. Avrupa Birliği'nin üyelerine vize koymayı inşallah yaradan bana gösterecek. Gün gelecek, bu vizeyi koyacağız, biz de sınırlarımızı kapatacağız. Bize kimse insanlık dersi vermeye kalkmasın. İnsanlık dersini Mersin, Kilis, Urfa, Gaziantep, Adana vermiştir, Türkiye'nin her kenti vermiştir. Kapına gelmiş, aç, perişan, yaşamak için kaçmış. Ne yapacaktık? "Git nereye gidersen git, boğul, öl" mü diyecektik? Dinimiz, bize bunu emretmiyor. Yardımlaşmayı ve kucak açmayı öğretmiş. O bakımdan ben tüm vatandaşlarıma şükran duygularımı ifade ediyorum. Dünyaya insanlık dersi vermiştir. O yüzden kimse bize insanlık dersi vermeye kalkmasın" diye konuştu.
Ergin: "Amacımız, ilin marka olarak güç aldığı yönleri anlayıp aktarmak"
Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ergin de bu buluşmaların ilkini Hatay'da, ikincisini Aydın'da gerçekleştirdiklerini ve bugün de Mersin'de olduklarını ifade etti. Amaçlarının, gittikleri ili yerinde görüp, keşfedip anlamak, ardından yapacakları yayınlarla bu potansiyele dikkat çekmek ve medya farkındalığı oluşturmak olduğunu kaydetti. Gazetenin yazarlarının bu etkinliklere gönüllü olarak katıldıklarını aktaran Ergin, "Hepimiz bir araya gelip o ile çıkarma yapıyoruz. Gittiğimiz ilin marka olarak güç aldığı yönlerine odaklanıyoruz. İşbirliğinin üçlü sacayağı var. İlki yerel yönetim, STK'ları, vatandaşları, ikincisi turistleri buraya taşıyacak, turist ile ev sahibi arasında köprü olan seyahat acenteleri ve çatı kuruluşu TÜRSAB, üçüncü ayak medya var. Bu 3'lü ayak önemli bir sinerji yaratıyor. Bu sinerjiyi yaratmak üzere Mersin'e geldik" ifadelerini kullandı.
İHA