Üroonkoloji Derneği Yönetim Kurulu üyeleri, “Dünya Prostat Kanseri Farkındalık Günü” dolayısıyla prostat kanserinin tanı ve tedavisine ilişkin uyarılarda bulundu. Üroonkoloji Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Süleyman Ataus, ürolojik şikayetleri olan kişilerin doktora başvurmayı ihmal etmelerinin en önemli nedenlerinden birinin ‘yakınmaları göz ardı etmeleri’ olduğuna dikkat çekti.
Dünya nüfusunun genel olarak Ataus şu bilgileri verdi, “Verilere göre Türkiyede 2018’de 210 bin 537 yeni kanser vakası görülürken, kanser
nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısı 116 bin 710 olarak raporlandı. Dünyada olduğu gibi Türkiye’de de benzer şekilde erkeklerde en sık görülen kanser türü akciğer, takiben prostat kanseridir ve prostat kanseri, akciğer kanserinden sonra kansere bağlı ölümlerde ikinci sıradadır. 2018 yılı istatistiklerine göre, dünya genelinde 1,28 milyon hasta prostat kanseri tanısı alırken, ülkemiz açısından istatistiki veriler net olmamakla beraber, Üroonkoloji Derneği’nin yaptığı araştırmaya göre erkek popülasyonumuzda prostat kanseri solid organ tümörü olarak en sık karşılaşılan tümördür. Son bilgiler ülkemizde de 12 erkekten birinin prostat kanseri tanısı aldığı yönündedir”
PSA Testi Hakkında
Ataus, prostat kanserinin sık görülmesi ve kansere bağlı bağlı ölümlerde erkeklerde ikinci sırada yer alması nedeniyle 1990'ların başından itibaren PSA ile tarama çalışmaları yapıldığını ve ciddi mesafe alındığını belirterek, PSA taramasının özellikle metastatik hastalık görülme
oranlarında düşmeye yol açtığını anlattı. Son 25 yıldaki gelişmelerin hastalığın biyolojisinin daha iyi tanınmasına, tanı ve tedavi algoritmalarında ciddi değişikliklere neden olduğunu kaydeden Ataus, şunları önerdi: “Erken tanıya yönelik olarak klinik yaklaşımlar, risk grubundaki erkeklerde (ülkemiz için özellikle ailesinde prostat kanseri öyküsü bulunanlarda) 40 yaşında ürologlar tarafından yapılan prostat muayenesi ve PSA testi yapılması önerilirken risk grubunda olmayanlarda bu kontrollerin 50 yaşında başlaması önerilmektedir”
Tanıda MR dönemi
Üroonkoloji Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Sinan Sözen de prostat kanserinden şüphelenilen hastalara rutin testlerin yanında Multiparametrik Prostat MR çektirildiğini belirtti. Söz konusu özel prostat MR’ında prostat bezinde kanser için şüpheli bir alan olup olmadığı değerlendirildiğini aktaran Sözen, yeni yöntemin sağladığı iki avantajları, gereksiz tanı oranını düşürmesi klinik önemsiz hastalık tanı oranının azalması, yüzde 90’lara varan oranlarda yüksek dereceli, hayatı tehdit eden prostat kanseri teşhisi koymayı sağlaması şeklinde sıraladı.