Yakın Doğu Üniversitesi Tıp Fakültesi(YDÜ) Öğretim Üyelerinin hamilelikte sıtma enfeksiyonu ile ilgili yaptığı araştırma Uluslararası Paraziter Zoonozlar Sempozyumu'nda Sözlü Bildiri dalında birincilik ödülüne layık görüldü.
YDÜ Basın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü'nden yapılan açıklamada, YDÜ Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Emrah Ruh tarafından sunulan "Sulfadoksin-Primetamin Profilaksisi Uygulanan Hamile Kadınlarda Sıtma Enfeksiyonu ve Dirençle İlişkili Mutasyonlar" başlıklı araştırmanın, 18-19 Kasım'da Antalya'da düzenlenen Uluslararası Paraziter Zoonozlar Sempozyumu'nda Sözlü Bildiri Birincilik Ödülüne layık görüldüğü bildirildi.
YDÜ Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı ile Hitit Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı işbirliğinde, Prof. Dr. Ayşegül Taylan ÖZKAN ile Prof. Dr. Turgut İMİR'in yönetiminde, ve Yrd. Doç. Dr. Emrah RUH'un koordinatörlüğünde gerçekleştirilen projede, doktora öğrencisi Jean Paul Bateko ise araştırmacı olarak yer aldı.
Kongo Demokratik Cumhuriyeti'nden hamile kadınların önemli bir oranının sıtma enfeksiyonuna karşı yeterli derecede korunamadığı belirlendi
Yapılan çalışmada, Kongo Demokratik Cumhuriyeti'nde hamilelik süresince iki doz sulfadoksin-primetamin profilaksisi uygulanan yeni doğum yapmış 250 kadından alınan kan örneklerinde sıtma etkeni Plasmodium türlerinin varlığı araştırıldı. Plasmodium falciparum saptanan örneklere DNA dizi analizi uygulanarak, sırasıyla sulfadoksin ve primetamin direncine neden olan P. falciparum dihidropteroat sentaz (Pfdhps) ve dihidrofolat redüktaz (Pfdhfr) genlerindeki nokta mutasyonlar araştırıldı. DNA dizi analizinde saptanan nokta mutasyonlar sonucunda sulfadoksin-primetamin direnci literatüre uyumlu olarak doğrulandı. Araştırmada, sulfadoksin-primetamin profilaksisinin 250 kadından 92 (%36,8)'sini sıtma enfeksiyonuna karşı korumada yetersiz kaldığı ortaya konuldu.
Tropikal hastalıkların tedavisinde kullanılan ilaçların etkinliğinin araştırılması önemli
YDÜ Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Emrah RUH, tropikal hastalıkların yaygın görüldüğü ülkelerde yaşayan, başta turizm veya eğitim olmak üzere farklı amaçlarla Kuzey Kıbrıs dahil birçok ülkeyi ziyaret eden bireylerin varlığına dikkat çekerek, sıtma gibi tropikal hastalıkların ve tedavide kullanılan ilaçların etkinliğinin araştırılmasının son derece önemli olduğunu belirtti.
YDÜ Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı ile Hitit Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı ortak Öğretim Üyesi olan Prof. Dr. Ayşegül Taylan ÖZKAN da, araştırma sonuçlarının yanlızca Kongo Demokratik Cumhuriyeti için önemli olmayıp, uluslararası sağlık politikalarına da yön verecek nitelikte olduğunu ifade ederek, iki üniversite arasındaki işbirliğinin devam edeceğini söyledi.
Sıtma ve tedavisi ile ilgili araştırmalar devam edecek
YDÜ Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Turgut İMİR, vektöre bağlı gelişen hastalıkların Kıbrıs'taki önemini vurgulayarak, araştırma ekibinin sıtma ve leishmaniasis gibi tropikal hastalıklar konusunda projeleri yürütmeye ve veriler sunmaya devam edeceklerini ifade etti.
YDÜ Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı doktora öğrencisi Jean Paul Bateko ise, çalışmadan elde edilen bulguların Kongo Demokratik Cumhuriyeti'nde hamilelikteki sıtma enfeksiyonu ile mücadele konusuna katkı sağlayacağını ve araştırmanın literatüre önemli veriler sunacağını belirtti.
Sıtma günümüzün en önemli hastalık sorunlarından biri
Plasmodium türlerine bağlı gelişen ve günümüzün en önemli sağlık sorunlarından biri olmaya devam eden sıtma hastalığı çeşitli risk grupları için tehlike arz ediyor ve hamile kadınlar bu risk gruplarından birini oluşturuyor. Hamilelik sırasında oluşan sıtma enfeksiyonunun anne, fetus ve yenidoğan açısından riskler taşımasından ötürü, Dünya Sağlık Örgütü hamile kadınların sıtmaya karşı korunmaları için profilaktik olarak sulfadoksin-primetamin verilmesini öneriyor. Ancak, sulfadoksin-primetamine karşı görülen dirençteki artış nedeniyle, bu ilacın profilaktik tedavideki etkinliğini araştıran çalışmalar büyük önem taşıyor.
İHA