Özel Esentepe Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü Uzmanı Dr. Tamer Parıldar, yenidoğan sarılığı ile birlikte beyinde kalıcı hasar ortaya çıkarabilecek bu sorunun, asla ihmal edilmemesi gerektiğini vurguladı.
Hayata gözlerini yeni açan bebeklerin yüzde 60'ında, erken doğanların ise yüzde 80'inde görülen yenidoğan sarılığı ile ilgili açıklamalarda bulunan Özel Esentepe Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü Uzmanı Dr. Tamer Parıldar, yenidoğan bebeklerin birçoğunda, çeşitli sebeplerden dolayı sarılık görülebildiğini belirterek, bu hastalığın doğru tedavi edilmediği takdirde, beyinde oluşabilecek hasarla birlikte zihinsel açıdan gelişimi de engelleyebileceğini söyledi. Yenidoğan bebeklerde görülen sarılıkların birçoğunun, fizyolojik sarılık olarak nitelendirildiğini belirten Parıldar, bu durumunun belli bir tehlike sınırını aşmadığını ve 1-2 haftada kendiliğinden geçtiğini aktarırken, erken doğan bebekler için ise yenidoğan sarılığı riskinin daha yüksek olduğunu vurguladı.
Genel itibariyle tehlikeli olarak nitelendirilmeyen bu sarılığın, kan içerisindeki bilirubin değerinin yükselmesinden kaynaklandığını ifade eden Dr. Parıldar, "Bazı vakalarda bebeğin kanındaki bilirubin değeri kalıcı hasarlara yol açabilecek kadar yükselmektedir. Uzun süren ve yüksek seyreden kanda bilirubin yükselmesi, bebekte beyin hasarına yol açabilen ciddi sağlık sorunlarını da beraberinde getirebilmektedir. Yüz kısmında başlayan sarılık, ardından karın, kol ve bacaklarda belirgin şekilde görülmeye başlayabilir. Fakat sarılık tanısı koymak için sadece vücuttaki renk olmamaktadır. Kanda bakılacak bilirubin değeri ile birlikte, bebeklerin sarılık durumu kontrol edilir. Toplamda bilirubin değerleri 5 mg/dl'nin üzerine çıkan her bebek, sarılık tanısı almaktadır. Bu sürecin ardından sarılığın sebeplerini bularak, ona göre takip etmek gerekiyor" diye konuştu.
Yenidoğan sarılığı olarak nitelendirilen hastalığın bulaşıcı özelliği olmadığını dile getiren Dr. Tamer Parıldar, "Bebeklerde yenidoğan döneminde görülebilen sarılığın, ciddi düzeyde olmasına sebep olan bazı etmenler bulunuyor. Bunlar arasında yetersiz beslenme, kan grubu uygunsuzlukları, bebekte hipotiroidi, idrar yolu enfeksiyonu, birtakım enzim eksiklikleri ve metabolik hastalıkları bu etmenler arasında gösterebiliriz. Yenidoğan sarılığı mikropla asla bulaşmaz. Doğumun ilk gününde sarılık oluyorsa mutlaka araştırılmalıdır. Bahar aylarında daha sık görülür. Patolojik ve fizyolojik etkileri vardır. Mevcut sorunun tedavisinde "fototerapi" ismi verilen yöntem uygulanmaktadır. Bu yöntemde bebek, en az 6- 8 saat süresince hastanede, belirli bir dalga boyunda ışığın verildiği elektrikli bir cihazın altına yatırılmaktadır. Bu uygulama esnasında, anne bebeğini emzirmeye devam edebilir. Fototerapi tedavisi, yenidoğan sarılığı için oldukça etkili bir yöntemdir. Sarılık birçok bebekte kendiliğinden geçebilen bir durum olsa da doktor gözetiminde bu süreç, en doğru şekilde yönetilmelidir" ifadelerini kullandı.
İHA