Tarihi Dokuya Tarihi Çeşmeler
Bitlis'in Ahlat ilçesinde çeşme kültürü geçmişten günümüze, bugünden yarına ulaştırılacak şekilde yaşatılmaya çalışılıyor.
Bitlis'in Ahlat ilçesinde çeşme kültürü geçmişten günümüze, bugünden yarına ulaştırılacak şekilde yaşatılmaya çalışılıyor. İlçede yeni yapılan çeşmelerde kullanılan Selçuklu ve Osmanlı motifleri ise oldukça dikkat çekiyor.
Hem estetik hem de tarihi dokuya uygun olarak tasarlanan modern ve tarihi hatırlatan çeşmeler, gelecek kuşaklara da estetik ve mimari bir sanat eseri olarak miras kalacak. İlçede yapılan estetik değerlere sahip, modern ve tarihi dokuyu çağrıştıran çeşmelerle birlikte Selçuklu ve Osmanlı mimarisi de yeniden hayat buluyor. Ahlat Kaymakamlığı Köylere Hizmet Götürme Birliği tarafından Başbakanlık Tanıtma Fonu'na sunulan "Çini ve Tezhip Sanatımız Yeniden Mimaride Projesi" Ahlat'ta hayata geçirilmeye başlandı. Proje kapsamında Ahlat taşından, Osmanlı ve Selçuklu motifleri ve çinicilikte kullanılan motiflerle yapılan yeni çeşmeler ile Osmanlı ve Selçuklu Mimarisi yeniden hayat buluyor. Proje hakkında gazetecilere açıklamada bulunan Ahlat Kaymakamı Bülent Tekbıyıkoğlu, projedeki amaçlarının Osmanlı ve Selçuklu mimarisini Ahlat'ta yeniden hayata geçirmek olduğunu ve kalıcı eserler ortaya koymak olduğunu söyledi. Tekbıyıkoğlu; "Ahlat, çok özel bir yer. Ahlat, bundan 800 yıl önce bir medeniyet merkezi, Anadolu'daki Türk medeniyetinin ilk fışkırdığı yerdir. Tabi medeniyet yükseldiği an sanatıyla beraber yükselir. Tarihi verilere, tarihi vesikalara, kazı çalışmalarına baktığımız zaman Anadolu'daki Türklere ait ilk çini ocaklarının Ahlat'ta olduğunu biliyoruz. Ahlat'ta bununla beraber taş işçiliği de zirve yapmıştır. Erzincan Tercan'daki Mamahatun Türbesi, UNESCO Dünya Miras Listesi'ndeki Divriği Ulu Camii, ilçemizde bulunan ve her biri birer şaheser olan 14 tane kümbetimiz ve UNESCO Miras Listesi'ne aday olan tarihi Selçuklu Meydan Mezarlığı da bu taş oymacılığının en nadide, en güzide örnekleridir. Burada Ahlat çok büyük sanatkarlar yetiştirmiş. Bunun en güzel örneklerini vermiş. Sadece bununla değil, bastonculukta aynı zamanda Kündekari sanatının da ilk defa dünya yüzüne çıktığı yer yine Ahlat'tır" dedi.
Ahlat'ta 800 yıl önceki gibi Osmanlı ve Selçuklu mimarisini canlandırmak istediklerini ve bununla ilgili olarak Başbakanlık Tanıtma Fonu'na "Çini ve Tezhip Sanatımız Yeniden Mimaride" isminde bir proje hazırladıklarını belirten Kaymakam Tekbıyıkoğlu, "Ahlat taşı hem memleketimiz için hem bölgemiz için çok önemli bir taş. Son yıllarda da Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın mahal listesinin içerisine girmiş bir taş. Doğu Anadolu'daki bütün önemli mabetlerde ve binalarda kullanılan bir taş. 7-8 yıldan beri de çinicilik üzerine ilçemiz kaymakamlığı ve belediyesinin çalışmaları vardı. Elimizde taşımız var, taş ustalarımız var. Çinicilik üzerine çalışmalarımız vardı. Türklerin Anadolu'da kullandıkları ilk motifler vardı. Biz bir projeyle bunları bir araya getirip Osmanlı ve Selçuklu mimarisini yansıtacak çeşmeler yapmak için proje hazırladık. Kaymakamlık Proje Ofisince hazırlanan "Çini ve Tezhip Sanatımız Yeniden Mimaride Projemiz" Başbakanlık makamına sunuldu ve tanıtma fonunca da onaylandı. Projemizde ilk yola çıkarken 10 tane çeşme yapacaktık. Hızlı bir şekilde bu sene bitirmeyi düşünüyorduk. Yine 10 çeşmenin tamamını yapacağız, fakat bu çeşmeleri yaparken taşı işledikçe daha büyük, daha ihtişamlı ve sanatı daha yoğun eserler yapma yolunda bir iştahımız oluştu. Normalde küçük ve dikkat çekici çeşmeler yapacaktık fakat giderek projeyi büyütüyoruz. Biz istiyoruz ki 300 yıl sonra 400 yıl sonra da bu çeşmelerden su içilsin bu sanat eserleri incelensin, üzerindeki çiniler incelensin, o zaman ki sanat araştırmacıları tarafından, o zaman ki turistler tarafından incelensin diye kalıcı eserler yapmaya çalıştık. Bu eserlerimizde de genelde Osmanlı, Selçuklu mimarisi bunların geçiş mimarisi ve geçiş motiflerini kullanmaya çalıştık. Genelde Ahlat kazılarından çıkan ve çinicilikte kullanılan motifler kullandık. İlçemizde tıpkı 800 yıl önce yapılan eserlere nasıl şimdi gıpta ile bakıyorsak, belki o kadar önemli işler çıkartamadık ama yine çok estetik çeşmeler ortaya koyabildik. Şu ana kadar 3 çeşmenin yapımını tamamladık. Yılsonuna kadar bu sayıyı 6 veya 7'ye çıkarmayı düşünüyoruz. Projemizde bir uzatma isteyeceğiz. İnşallah önümüzdeki yıl bu 10 çeşmenin hepsini tamamlamış olacağız. Selçuklu Meydanı'na yapacağımız çeşme projesi bu çeşmelerin belki en büyüğü olacak" diye konuştu.
Yapılan çeşmelere vatandaşlardan çok olumlu tepkiler aldıklarını ifade eden Ahlat Kaymakamı Bülent Tekbıyıkoğlu; "Herkesin sanata karşı bir ilgisi, bir kıymeti var. Herkesin bir bakış açısı ve estetik kaygısı var. Bu da fark ediliyor. Vatandaşlarımız yapılan çeşmelerin Ahlat'a ayrı bir hava kattığını ifade ediyorlar. Ahlat tarihiyle doğasıyla birçok sanatın olması yönüyle aslında bir cazibe merkezi olabilecek bir yer. Ahlat'ın bir dezavantajı var oda yeterince tanınmamış olmasıdır. Tanınmasıyla ilgili de çeşitli projelerimiz var. Fakat biz istiyoruz ki bu çeşmelerden sonra bu çeşmeleri görmek isteyenlerce de, sanat meraklılarınca da Ahlat bir cazibe merkezi olsun. İnsanlar bu yapılanları görsünler. Gerçekten güzel eserler oldu. Bu projenin hayata geçmesinde büyük emekleri olan Ahlat Meslek Yüksekokulu'nda görevli değerli hocamız Meryem Uguz Kaplan hanıma ve taş ustası Seyfettin Altıntaş'a teşekkür ediyorum" şeklinde konuştu.
İHA
Kaynak:
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.