Şehir Plancıları Odası (ŞPO) Adana Şube Başkanı Yakup Tatlı, dünyada birçok ülkenin şehir içinde en önemli ulaşım aracı olarak kullandığı bisiklet için Adana'nın maksimum düzeyde uygun topografik ve iklim şartlarına sahip olduğunu bildirdi.

Adana ve bisikletin aynı anda düşünülmesi gereken en önemli kentler arasında yer aldığına işaret eden Tatlı, "Ancak ne kadar da sahipsiz kalmıştır ki; bırakın bisiklet sürücüsünü, yayalara dahi yer yer ulaşım imkanı sağlayamayan otomobil ağırlıklı hantal bir ulaşım sistemi oluşmuştur" dedi.

Bu hantal yapının kentimizin genişlemesi ile birlikte birbirini takip ettiğini ve bisiklet kullanımına uygun alanlar ayrılmayarak otomobile bağımlı kent ve kentli modelini ortaya çıkardığını vurgulayan Tatlı, "Hal böyleyken bisiklet sürücüleri için "ulaşım = tehlike" ikilemini beraberinde getirmektedir. Adana ölçeğinde kent merkezini baz alıp, yarıçapı 8 km olan bir daire çizdiğimizi hayal edelim. Kent merkez nüfusunun çok büyük bir bölümünün bu daire içerisinde kaldığını ve insan hareketliliğinin bu alan içerisinde maksimum düzeyde yoğunlaştığını görürüz. Yani kent merkezine erişebilirlik için hemen hemen en uzak noktadan 8 kilometrelik bir yol kat etmek gerekmektedir" diye konuştu.

8 kilometrelik yolu özellikle sabah ve akşam trafiğinde, otomobil, dolmuş, otobüs gibi araçlarla kat etmenin ortalama 40 dakika sürdüğünü, aynı yolu kesintisiz bir bisiklet güzergahı ile kat etmenin ise kullanıcıya göre 15 ila 25 dakika sürdüğünü söyleyen Tatlı, şunları söyledi:

"Ayrıca bir otomobilin trafikte kapladığı alan ve taşıma kapasitesi, bisiklet kullanım alanı ve taşıma kapasitesinin yaklaşık 10 kat altındadır. Tüm bunlar göz önüne alındığında; trafik yoğunluğunu bu derece düşürebilme potansiyeline sahip, çevre kirliliğini minumum düzeye indirgeyebilecek, zamandan maksimum düzeyde tasarruf sağlarken hiçbir ücrette ödetmeyecek bir ulaşım alternatif sisteminin oluşturulmamasını anlamak mümkün değildir.

03.11.2015 tarih ve 29521 sayı ile resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren "Şehir İçi Yollarda Bisiklet Yolları, Bisiklet İstasyonları ve Bisiklet Park Yerleri Tasarımına ve Yapımına Dair Yönetmelik" hükümlerinde ise, bisiklet yolları tasarımına dair tüm detaylar belirtilmiş, aynı zamanda; "Bisiklet yolu ve bisiklet yolunun güzergahındaki karayolları ile kesişim noktasında, en az 1/500 ölçekli yol projesi yapılıp büyükşehir belediyelerinde UKOME kurul kararı, diğer belediyelerde ise il/ilçe trafik komisyonu kararına istinaden belediye meclisi kararı ile uygulanır. Ayrıca, bisiklet yolları 14/6/2014 tarihli ve 29030 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Mekansal Planlar Yapım Yönetmeliğine uygun olarak yapılan uygulama imar planında ve varsa ulaşım ana planında gösterilir." Denmiş ve bisiklet yollarının imar planlarında ayrılarak gösterilme zorunluluğunu getirmiştir. Maalesef ulaşım ana planımız yoktur. O halde en azından mevcut imar planlarında çözümleme yapılması gerekmektedir. Söz konusu yönetmeliğin yayın tarihinden itibaren neredeyse bir yıl geçmiş olup bu güne kadar da onlarca revize plan hazırlanmıştır. Peki bu planların hangisinde bisiklet yolu ayrılmış ve gösterilmiştir? özellikle Sarıçam ilçemizde büyük oranda boş alanlarda yeni imar planları hazırlanmışken, bisiklet yolları neden düşünülmemiştir?

Özellikle yerel yöneticilerimizin ve onlara yol gösteren teknik elemanların yukarıda belirtilen yönetmeliği en az bir kere okuması; gerçekten devamlılığı olan yolların yapılması yerine, kaldırımları yer yer maviye boyayarak "bisiklet yolu yaptık" denmesinin önüne geçecektir. Böylece belki bazı bölgelerdeki trafik yoğunluğunda biraz rahatlama sağlanacaktır.

Sonuç olarak kentimiz ölçeğinde, bisiklet ulaşımının, kentlimizi erişilebilirlikte en üst düzeylere taşıyacağının benimsenmesi; gerek çevreye gerekse ekonomiye dost olan bu sistemin kent içi ulaşım türü olarak kabul görmesi ve imar planlarımızda çözümlenmesini ivedilikle beklemekteyiz."

İHA