Köyün adının halen günümüzde de akmakta olan, köyde "Kocaçeşme" olarak bilinen pınardan geldiği rivayet edilmektedir. Pınarça Köyü, 93 harbi olarak bilinen 1877-1878 Osmanlı Rus savaşı sonrasında Bulgaristan'ın günümzde Gabrovo (Gabra) ancak Osmanlı zamanında Tırnovo iline bağlı bulunan Sevlievo (Selvi) kazasına bağlı köylerinden gelenlerle Arnavutluktan gelen bir hanenin bir araya gelmesiyle oluşmuştur. Ayrıca 1978 yılında Bulgaristan'daki Türklere karşı yapılan asimilasyon sebebiyle bu ülkede gelen soydaşlarımız köyün yaklaşık %25-30'unu oluşturmuştur.
Rumeli kültür gelenek ve göreneklerini devam ettirmektedir. Ancak eskiden uygulanan bölgeye has birçok gelenek unutulmaya yüz tutumuştur. Örneğin 2000'li yıllara kadar eski takvime göre kış yarısından 28 gün önceki gece (yakşalık 18 Ocak gecesi) "Kolada"  olarak adlandırılan gecede her evde kabak pişirilip, yenmemesi durumunda doğaüstü bir varlığın o kişiyi alıp götüreceği rivayetinin uygulanmaması, düğünlerin cuma akşamı kına gecesi, cumartesi günü takı töreni ve pazar günü gündüz gelin alınıp, damatın hanesinde kurban kesilip, gelin ve damatın yaşayacağı evin üzerinden halka para ve şekerleme atılması gibi uygulamaların yapılmaması, mart ayında baharın geldiğini haber veren ve mart güneşinin insanları yakmaması için takılan "mart ipi'nin" takılmaması, köyün gelişen yaşam ve şehir kültürüyle entegrasyonu esnasında kaybolan geleneklerinden sadece birkaçıdır.