Uyku apnesi yüzünden 7 yıldır doğru dürüst uyuyamayan Necati Sönmez, robotik cerrahi ile ameliyat olarak sağlığına kavuştu.

Uyku apnesi giderek artan obezite nedeni ile toplumda artık daha sık görülüyor. Uyku apnesinde şiddetli horlama, nefessiz kalınan bir dönemle kesiliyor. Bu sırada solunum ya tam ya da kısmi olarak duruyor. 10 saniyenin üzerinde nefessiz kalma nöbetlerinin bir saat içinde sık görülmesi yaşamı ciddi anlamda tehdit ediyor.

Uyku apnesi hastalarında, yüksek tansiyon, kalp büyümesi ve kalp atımında düzensizlikler, ani kalp durmaları, uykuda ani ölümler, sık idrara çıkma, uykuda aşırı terleme, uykusuzluk ve huzursuz uyku, aşırı ve hızlı kilo alma, konsantrasyon güçlüğü, depresyon ve davranış bozuklukları, cinsel isteksizlik, yetersizlik, sabah baş ağrısı ve ağız kuruluğu, mide yanması, çocuklarda hiperaktivite, insülin direnci ve diyabet, felç ve kalp krizi görülebiliyor. Ayrıca bu hastalar gece uyuyamadıkları için gün içinde aşırı yorgun hissediyorlar. Kitap okurken ya da televizyon seyrederken uyuklamaları olabiliyor. Bu özellikle araç kullanan hastalar için önemli bir durum. Uyku apnesi olan hastaların trafik kazası yapma riski normalden 8 kat fazla. O hastalardan biri de 68 yaşındaki Necati Sönmez. Kahramanmaraş'ta yaşayan Sönmez, son 7 yıldır neredeyse hiç uyuyamıyordu.

2009'dan beri doğru dürüst uyuyamadığını belirten Necati Sönmez, yaşadıklarını anlatarak, "35-40 dakika uyusam mutlu oluyordum. Ayrıca bu uyku da huzurlu olmuyordu çünkü sürekli kabus görüyordum. Ayrıca nefesim kesiliyordu ve kalp krizi geçiriyor sanıyordum. Defalarca ambülansla hastaneye kaldırıldım, artık ambülansa binmeye utanır oldum. Tetkikler yapılıyordu ama kalple ilgili sorun çıkmıyordu hatta bir kere anjiyo bile oldum. En sonunda uyku testi yapıldı, meğer uyku apnesi hastasıymışım, ben kalpten sıkışıyorum diye biliyordum. Bu yapılan testte yarım saatte tam 28 defa nefesimin kesildiği ortaya çıktı. Maske tedavisi yapıldı, çok faydasını göremedim. En sonunda İstanbul'a gelerek 20 gün önce robotla ameliyat oldum, adeta yeniden doğdum. Ameliyattan 10 gün sonra normal uyumaya başladım, kendimi adeta 15 yaşında gibi hissetmeye başladım, hatta o kadar mutlu oldum ki doktora sarılarak ağladım" dedi.

"Robotik cerrahi olmasa dil köküne ulaşamazdık"

Medipol Bağcılar Hastanesi, Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Murat Karaman, Necati Sönmez'in kendilerine ciddi yakınmalarla başvurduğunu ifade ederek, "Necati Bey, özellikle uyku sırasında artış gösteren kalp çarpıntıları ve sıkışmaları nedeniyle pek çok kez hastaneye başvurmuş ve çoğunlukla kalp ile ilgili bir sorun olmadığı yorumları yapılmış. En sonunda tanımlatamadığı ve tedavi edemediği kalp şikayetlerinin uyku apnesine bağlı olabileceği bilgisi verilip "uyku testi" yapılmış. Orta derece şiddette tıkayıcı uyku apne tanısı konulmuş" diye konuştu.

Doç. Dr. Karaman, Necati Sönmez gibi dil kökü büyük hastalar için robotik cerrahinin adeta biçilmiş kaftan olduğunu vurgulayarak, "Robot sayesinde cerrahi yapılan alan büyütülerek, üç boyutlu yani çıplak gözle görülebildiği için daha iyi görüntü elde ediliyor. Çıplak elle yapılabilenden daha hassas ve çok boyutta hareket ederek, elin veya standart düz cihazların giremediği alanlara girerek ameliyat yapabilmek çok önemli. Özellikle Necati Bey'in dil kökü aşırı derede büyüktü, dil kökü uyku apnesinin önemli problemlerinden biri, bizim cerrahi olarak müdahale etmekte en zorlandığımız bölge. Çünkü görüş alanı biraz zor. Kendisine robotik dil kökü cerrahisi önerdik çünkü robotik cerrahi sayesinde dil kökünün hatta uyku apnesinin kontrolü için uyku cerrahisi ile ilgilenen biz cerrahlar son yıllarda altın yıllarımızı yaşıyoruz diyebiliriz. Önceden uzun yıllar uğraşıp istediğimiz verimi elde edemediğimiz hastalarda artık üç boyutlu görüş altında tamamen kanamayı kontrol edebildiğimiz istediğimiz kadar dokuyu çıkartabildiğimiz bir teknolojiye sahibiz, robotik cerrahi bizim için teknolojinin getirdiği nimetlerden biri oldu" dedi.

İHA