Yeni Türkiye Konferanslarının 7’incisi İnönü Üniversitesinde Yapıldı
İnönü Üniversitesi ile İslam Ülkeleri Akademisyen ve Yazarlar Birliği (AYBİR) tarafından Yeni Türkiye Konferansları-7 kapsamında "Finansal Krizler ve...
İnönü Üniversitesi ile İslam Ülkeleri Akademisyen ve Yazarlar Birliği (AYBİR) tarafından Yeni Türkiye Konferansları-7 kapsamında "Finansal Krizler ve Yükselen Ekonomi" konulu panel düzenlendi.
Turgut Özal Kongre ve Kültür Merkezinde düzenlenen panele, Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfeknci, Malatya Valisi Mustafa Toprak, Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Çakır, İslam Ülkeleri Akademisyen ve Yazarlar Birliği Başkanı Prof. Dr. Yusuf Balcı, İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Kızılay, Adıyaman Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Talha Gönüllü, İstanbul Rumeli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Salih Aynural, İstanbul Medipol Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Ekonomi ve Finans Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hatice Karahan, İstanbul Ticaret Üniversitesi İktisat İngilizce Lisans Programı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Ali Yülek, Ekonomist Dr. Cornelia Meyer, akademik ve idari personel ile öğrenciler katıldı.
Programın açılış konuşmasını yapan AYBİR Başkanı Prof. Dr. Yusuf Balcı, İslam aleminin günümüzde yaşadığı sorunların arkasında bulunan dış faktörlerin etkisinin yadsınamayacağını söyledi.
İslam aleminin sorunlarının çözümünde bilim ve fikir adamlarına büyük sorumluluklar düştüğünü belirten Balcı, bu gaye doğrultusunda AYBİR çatısı altında bir araya geldiklerini ifade etti.
Balcı, Yeni Türkiye'nin artık geleceği tasarlayan bir Türkiye olduğuna değinerek, "Yeni Türkiye sadece ülke içini değil İslam dünyasını ve tüm dünyayı kapsamaktadır. Bilgi çağına geçerken karşımıza yeni bir dünya çıkmaktadır. Bu kaçınılmaz değişim karşısında ülkemizin de değerlerimize ve kimliğimize uygun reformlarla cevap vermesi gerekir" şeklinde konuştu.
Türkiye'nin insanı odaklayan köklü bir anayasa ihtiyacı olduğunu dile getiren Balcı, yapılacak olan anayasa reformuyla bunun gerçekleştirilebileceğini kaydetti.
Balcı, yeni Türkiye'nin İslam dünyası için büyük önem arz ettiğini belirterek, "Yeni Türkiye mefkuresinin içinin bilim ve fikir adamları tarafından doldurulması gerekir. Bu amaçla yeni Türkiye konferanslarını başlattık. Akademisyenlerle en yetkili şahsiyetler tarafından ele alındığı bu konferanslar Anadolu'nun dört bir tarafına yayıldı" ifadelerini kullandı.
Rektör Prof. Dr. Ahmet Kızılay da İnönü Üniversitesinin 42 yıllık birikimi, güçlü insan kaynağı ile eğitim-öğretim, bilgi üretme, paylaşma ve topluma hizmet konusunda değer üretmekte olduğunu söyledi.
Eğitim öğretimin kalitesinin artırılması, sunulan hizmet kalitesinin iyileştirilmesi ve öğretim üyelerinin desteklenmesine yönelik değerli projelere imza attıklarını ifade eden Rektör Kızılay, şunları kaydetti:
"Toplumumuzu ve öğrencilerimizi ilgilendiren eğitim, kültür, sanat, ekonomi ve siyaset konularında çok önemli konuşmacıların katıldığı konferans, sempozyum ve kongreler düzenliyoruz. Böylece asli görevimiz olan eğitim faaliyetlerimizi her alanda geliştirmek, etki düzeyini artırmak, günlük hayatımızı etkileyen olaylara dikkat çekmek, çözüm önerileri sunmak temel görevimizdir."
"Ülkemiz Krizleri Teğet Geçen Konumunu Muhafaza Etmektedir"
Rektör Kızılay, İkinci Dünya Savaşından sonra başlayan ulusal ve uluslararası finansal piyasaların bütünleşme sürecinin 1980 ve 1990 sonrasında hız kazandığını kaydederek, konuşmasına şöyle devam etti:
"Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin finansal serbestleşme süreciyle birlikte dışa açık ekonomi politikaları, teknolojik gelişmeler, piyasaya giriş kısıtlamalarının kaldırılması, işgücünün serbest dolaşımı, gümrük bariyerlerinin kalkması sonucunda finansal entegrasyon sağlanmıştır. Bununla birlikte finansal sistemin liberalize olması yoluyla uluslararası yoğun sermaye hareketleri, gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeleri krizlere açık hale getirmiştir. Bazen finansal krizler sistemik ya da finansal araçların yapısına bağlı olarak ortaya çıkmaktadır. Bazen de bu finansal krizler, yapay olarak üretilerek ülkelerin siyasal ve ekonomik hayatına müdahale aracı olarak kullanılmaktadır. 15 Temmuz'da ülkemizin istikrarına ve huzuruna yapılan hain silahlı darbe başarılı olamayınca, finansal araçlar, özellikle döviz kuru ve faiz devreye konulmuştur. Çünkü ekonomi sadece kendisi değildir, politik sistem ile çok yakın ilişki içerisindedir. Ülkemiz krizlerden en az etkilenen, krizleri teğet geçen konumunu muhafaza etmektedir. Bu bağlamda "Finansal Krizler ve Yükselen Ekonomiler" konulu bu konferansın finansal krizlerin nasıl ve neden çıktığı, bu krizlerin yükselen ekonomilerde neden olduğu sorunların maliyetinin ne olduğu gibi konulara açıklık getireceği kanaatindeyim"
Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci ise "Finansal Krizler ve Yükselen Ekonomi" panelinin Malatya'da yapılmasını önemsediğini, Malatya'nın fikirlerinin toplantıya katkı sağlayacağını söyledi.
Malatya'nın okuyan bir şehir olduğunu ve Doğu Anadolu Bölgesinde önemli bir şehir olması dolayısıyla kültürel çoğunluk açısından örnek teşkil ettiğini belirterek, "Malatya kardeşliğin, huzurun, barışın olduğu bir şehir. Dolayısıyla burada geçmişten beri bir çok medeniyetin ikamet ettiği ve çok farklı kültürlerin hakim olduğu bir coğrafyada insanların barış ve huzur içerisinde geleceğe umutla bakan yönünün olması Malatya'yı diğer şehirlerden farklı kılan özelliklerindendir" ifadelerini kullandı.
Bakan Tüfenkci, Malatya insanın girişimci, araştırmacı olmasının gelişime ve dönüşüme hazır olmasının Türkiye için bir şans olduğunu dile getirerek, şöyle konuştu:
"Türkiye, Ortadoğu ve Kafkaslar gibi çalkantılı bir coğrafyada yer almaktadır. Aynı zamanda dünyada en önemli ticaret kapılarının kesiştiği bir kavşak noktasında bulunmaktadır. Bu anlamda zor ve bir o kadar da fırsatlarla dolu bir coğrafyada yaşıyoruz. Dünya ekonomik büyüklüğüne baktığımız zaman dünya ekonomik büyüklüğünün yüzde 64'ü, 34 ülkeden oluşan gelişmiş ekonomilerdir. Geri kalan yüzde 36 kısımda 150 ülkeden oluşan gelişmekte olan ülkeler paylaşmaktadır. Bu paylaşım dünya noktası açısından baktığımızda gelişmiş kabul edilen 34 ülkenin nüfusu yaklaşık 1 milyar civarındadır. Gelişmekte olan 150 ülkenin nüfusu ise yaklaşık 6 milyar civarındadır. Yani küresel zenginlik yaklaşık yüzde 64'ü dünya nüfusunun yüzde 14'üne sahip. Geri kalan yüzde 36'lık katma değer refah ve zenginlik ise dünya nüfusunun yüzde 86'sı tarafından paylaşılmaktadır. Sadece bu orandan hareketle dünya refahının çok adaletsiz bir dağılıma sebep olduğunu ve dünyada yaşanan krizlere kaynağının esas itibariyle burada gizli olduğunu söylemek mümkündür. O halde çözüme de buradan hareketle ulaşabiliriz."
Konuşmaların ardından Rektör Prof. Dr. Ahmet Kızılay, Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci'ye porselen tabak hediye etti.
Daha sonra İnönü Üniversitesi Genel Sekreteri Prof. Dr. Hakan Erkuş'un oturum başkanlığını yaptığı ve konuşmacı olarak İstanbul Medipol Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Ekonomi ve Finans Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hatice Karahan, İstanbul Ticaret Üniversitesi İktisat İngilizce Lisans Programı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Ali Yülek ve Ekonomist Dr. Cornelia Meyer'in konuşmacı olarak katıldığı "Finansal Krizler ve Yükselen Ekonomiler" Paneli yapıldı.
Panelin ardından Rektör Prof. Dr. Kızılay, Genel Sekreter Prof. Dr. Hakan Erkuş, İslam Ülkeleri Akademisyen ve Yazarlar Birliği Başkanı Prof. Dr. Yusuf Balcı, İstanbul Medipol Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Ekonomi ve Finans Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hatice Karahan, İstanbul Ticaret Üniversitesi İktisat İngilizce Lisans Programı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Ali Yülek ve Ekonomist Dr. Cornelia Meyer'e hediye takdim etti.
İHA
Kaynak:
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.