Oyun Bağımlılığı Nedir?
Beynin haz merkezi ve dopamin ile ilişkili olan bağımlılık, çocuklarda oyunlara yönelik olarak görülebiliyor.
Beynin haz merkezi ve dopamin ile ilişkili olan bağımlılık, çocuklarda oyunlara yönelik olarak görülebiliyor. Oyunlardaki ışıklar, renkler, sesler ve hızlı geçişler çocuklarda uyaran etkisi yaparken oyun bağımlılığı zamanla çocuğun hayat kalitesini de düşürüyor.Çocuğun çok uzun zaman bilgisayar başında zaman geçirmesi, özbakımını ihmal etmesi halinde bağımlılıktan söz edilebileceğini belirten uzmanlar, oyun oynarken yemek yemeyi unutmanın ve okula geç kalmanın bağımlılık belirtisi olabileceğine dikkat çekiyor.
Klinik Psikolog Çağrı Akyol Çevirir, çocuklarda görülen oyun bağımlılığı ile ilgili bilgiler paylaştı ve ailelere önleyici tavsiyelerde bulundu. Bağımlılığı bir nesneye, kişiye ya da varlığa duyulan önlenemez istek olarak tanımlayan Klinik Psikolog Çağrı Akyol Çevirir, “Aynı zamanda bağımlılığı kişinin başka bir iradenin tahakkümü altına girmesi olarak da yorumlayabiliriz. Beynin haz merkezi ve dopaminle ilişkilidir. Beynin ‘DUR, ‘YETER’ komutuna kayıtsız kalma halidir. Can sıkıntısı, boşluğu doldurma, belki de hazza yönelip acıdan kaçınma davranışıdır. Kişi bağımlı olduğu şeyi sürdürdüğünde kendi kendine ‘buradayım, yaşıyorum’ der ve ‘kendimi var hissediyorum ve ifade edebiliyorum’ şeklinde düşünür” dedi.
OYUN BAĞIMLILIĞI DEPAMİN SALGILIYOR
Bağımlı olan çocuk her oyun oynadığında beynin ödül merkezine dopamin salgılandığına işaret eden Çevirir, “Zaman içinde haz mekanizması sadece o alanla ilgili kısıtlanmaya başlıyor ve oyun bağımlısı olan çocuk başka alanlara duyduğu ilgisini de kaybediyor. Anlık ve kısa zaman aralığında iyi hissetme, uzun zaman zarfında çocuğun aleyhine işleyecek bir yanılsamadır. Burada yanlış bir kodlamadan söz edebiliriz. Oyunlarda ışık, renkler, sesler ve hızlı geçişler gibi yüksek uyaranlar vardır. Oysaki çocuk ders çalıştığı ya da kitap okuduğu zaman aynı hazzı alamayabilir. Oyun bağımlılığı olan bir çocuk haz alır, yeterliliğini o alanda hisseder ancak işlevselliği bozulmaya başlar ve hayat kalitesi giderek düşer” dedi.
İNTERNET VE BİLGİSAYAR KULLANIMI DENETLENMELİ
Öncelikle ailelerin denetim mekanizması olması gerektiğini söyleyen Çevirir, sözlerine şöyle devam etti:
“Aileler çocuğun internet ve ekran kullanım süresini denetleyebilmeli. Çocuğun oynadığı oyun veya internette geçirdiği sürede nasıl zaman geçirdiğini görebilmeli. İnternetle ilgili aileler çocuklara bilgi verebilmeli, hemen denetleyip kısıtlamaktan ziyade çocuklarına açıklayıcı olmalı ve bu bilinci aşılamalıdır. Çocuklara oyun dışında da verimli ve güzel zaman geçirebileceğini göstermeli ve başka alanlara teşvik etmelidirler. Erken yaşta sosyal medya hesabı açmak yerine, spor, zeka geliştirici oyunlar, sosyal işlevselliğini ve becerilerini arttıracak keyifli ve çocuğun da kapasitesine göre oyunlar seçilebilmeli. Sonuçta bu yapılan her şeyin terapötik bir etkisi olacaktır. Uzun zaman bilgisayarda zaman geçiren bir çocuk yetilerini fark edemez ve yalnızca o alanda yeterli olduğu algısına kapılabilir. Bu nedenle çocuklar yaptıkları iyi şeyler sonrasında takdir edilmelidir. Cezalandırıcı davranılmamalı, çocuğun içselleştirebilmesi sağlanmalıdır.”
YEMEK YEMEYİ UNUTUYOR VE OKULA GEÇ KALIYORSA DİKKAT
Klinik Psikolog Çağrı Akyol Çevirir çocuklarda oyun bağımlılığı belirtilerinden şöyle bahsetti:
“Çocuklar çok uzun zaman bilgisayar başında zaman geçiriyorsa ve artık zaman içerisinde özbakımı, hayat kalitesi düşüyor ise bir bağımlılıktan söz edebiliriz. Oyun oynarken yemek yemeyi unutmak, okula geç kalmak bunun belirtisi olabilir. Sabah gözünü açtığında aklına ilk olarak oyun geliyorsa artık çocuğun hayata bakışı oyundan ibarettir diyebiliriz. Olumsuz etkilerine rağmen bu süre her defasında daha da çok artıyorsa artık bağımlılık söz konusudur. Çocuğun haz mekanizması bunun üzerine kurulu olmaya başlar ve oyun oynamadığı zaman keyifsiz olabilir.”
Kaynak:
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.