Tire Büyükkemerdere Köyü
Tire’nin dağ köylerinden biri olan Büyükkemerdere Köyü’nde yaklaşık 200 hanede 500 kişi yaşıyor. Tarımda en çok üretilen ürün kestane olurken, bunu ceviz, incir ve zeytin takip ediyor.
Hayvancılıkta ise ağırlıklı olarak büyükbaş hayvan yetiştiriciliği yapılıyor.
Büyükkemerdere Köyü’nü ilk sayımızda “Ayın Köyü” olarak belirledik ve köyü ziyaret ederek tüm detaylarıyla sizler için kaleme aldık.
Köy ziyaretimizde Köy Muhtarı Süleyman Aksu ile görüştük ve köyün tarihi, köydeki ekonomik ve sosyal yaşam ile alakalı uzun uzun sohbet etme imkanı bulduk.
BİN YILLIK GEÇMİŞİ VAR
Tire’ye 16 kilometre uzaklıkta bulunan Büyükkemerdere’ye ulaşmak için son derece virajlı ve dar bir dağ yolunda ilerlemeniz gerekiyor. Tire’nin sırtını yasladığı Aydın Dağlarını aşar aşmaz vadinin arasında karşınıza çıkan Büyükkemerdere, yaklaşık 1000 yıl önce kurulmuş. 2 dönemdir muhtarlık yapan Süleyman Aksu, köyün kuruluş hikayesini şöyle anlatıyor: “Bundan yaklaşık 1000 yıl önce, civardan gelen yörükler, suya yakın ve yüksekteki korunaklı bölgelerden biri olması sebebiyle bu bölgeye yerleşmeye başlamışlar. Yerleşim arttıkça köyümüz oluşmaya başlamış.”
Yörüklerin bu bölgeye göç etmesiyle meydana gelen Büyükkemerdere, Aydın Dağları’nın zirvesinde kurulan en eski köylerden biri olmuş. O dönemde burada yaşayan köylüler mevsimlik olarak ovaya inerek, oradaki tarla ve bahçelerindeki işlerini görmek için bir süre ovada yaşıyorlarmış. Daha sonra ise köye geri dönüyorlarmış. Bir süre sonra ovadaki yerleşimlerinden dönmeyen Büyükkemerdereliler, Işıklı ve Çiniyeri gibi köyleri oluşturmuşlar. Yani Işıklı ve Çiniyeri köyüne bugün gittiğinizde, birçok ailenin köklerinin Büyükkemerdere’ye dayandığını görebilirsiniz.
KESTANENİN BAŞKENTİ
Köyde başlıca geçim kaynağı tarım ve hayvancılık. Tarımda ağırlıklı olarak kestane üretimi göze çarpıyor. Büyükkemerdere’de Türkiye’nin en kaliteli kestaneleri yetişiyor ve Türkiye’nin birçok yerine gönderiliyor. Sohbet ettiğimiz bazı köylüler, Büyükkemerdere’den “Kestanenin Başkenti” diye bahsetse de köydeki ceviz üretimi de yabana atılacak gibi değil. Cevizin ardından ise incir ve zeytin üretimi yapılıyor. Fakat, bu kış yoğun kar yağışı alan köyde kestane ve ceviz ağaçları kardan büyük zarar gördü. Birçoğu tarım sigortası yaptırmadığı için de üreticinin zararı oldukça fazla.
Köyde sebze meyve üretimi ise ticari olarak değil, sadece köylünün kendi ihtiyaçlarını karşılayacak kadar yapılıyor.
BÜYÜKBAŞ HAYVANCILIK AĞIRLIKLI
Büyükkemerdere’de ağırlıklı olarak büyükbaş hayvan yetiştiriciliği yapılıyor. Köyde yaklaşık 2 bin büyükbaş 500 kadar da küçükbaş hayvan bulunuyor. Önceleri köy halkı kara sığır olarak bilinen dağ sığırı yetiştirirken, son zamanlarda süt verimi daha fazla olduğu için beyaz ırk diye tabir edilen holstein türü sığır yetiştiriciliği yapılmakta. Bunun yanında ağırlıklı koyun olmak üzere, küçükbaş hayvan yetiştiriciliği de yapılmakta.
MAHYA VE KUTLU DOĞUM
Köklü bir tarihe sahip olan Büyükkemerdere’nin özellikle son yıllarda ismini öne çıkaran bir etkinliği de kutlu doğum etkinliği. Her yıl nisan ayında köylülerin bir araya gelerek, tamamen kendi imkanları ve bağışlarıyla yaptıkları yemekleri köye gelen misafirlere ikram ettikleri etkinliğe Tire’den ve çevre ilçelerden çok sayıda ziyaretçi katılıyor. Şimdilerde etkinlik kutlu doğum haftası olarak anılsa da aslında bölgeye yerleşen yörüklerden kalan bir mahya geleneğidir.
SARI BABA VE SARI SU ÇEŞMESİ
O dönemlerde Sarı Baba adıyla bilinen bir muhterem, Horasan’dan çıkarak islamiyeti ve iyi ahlakı yaymak üzere bir yolculuğa başlamış. Büyükkemerdere Köyü’ne geldiğinde buraya yerleşmiş ve burada bir süre yaşadıktan sonra vefat etmiş. Köy mezarlığına defnedilen Sarı Baba’nın kabri bugün çok sayıda kişi tarafından ziyaret ediliyor. Sarı baba burada yaşadığı zamanlarda, su olmadığı ve su için Sarı Babanın dua ettikten sonra bulunduğu yerde su çıktığı rivayet ediliyor. Bugün Sarı Baba’nın kabrinin yanındaki çeşmeden sarı bir tortuyla akan suyun bu su olduğu tahmin ediliyor. Büyükkemerdereliler ve çevre köylerden gelen vatandaşlar, getirdikleri adaklarını, şifalı olduğu inanılan bu suyun başında keserek, Sarı Baba’ya dua ediyorlar. Testiler ve kaplarla sudan doldurarak, suyun içindeki sarı tortuyu, küçük çocuklarının ve bebeklerinin alnına sürüyorlar ve bunun şifa getireceğini, çocuğu her türlü kötülükten koruyacağına inanılıyor.
İşte yörük geleneği olan bu mahya da tam Sarı Baba’nın kabrinin bulunduğu alanda yapılıyor. Köylünün tam bir imece örneği ortaya koyarak, hiçbir finansman desteği olmadan tamamen kendi imkanlarıyla yaptığı bu etkinlik, günden güne büyüyerek devam ediyor.
GENÇ NÜFUS TİRE’YE GÖÇ EDİYOR
Köy ziyaretimizde dikkatimizi çeken bir diğer nokta ise köyde ağırlıklı olarak orta yaş ve yaşlı nüfusun yaşıyor olması. Gençlerin nerede olduğunu sorduğumuzda ise Muhtar Süleyman Aksu, gençlerin sosyal güvenlik ve emeklilik kaygılarından dolayı, köyde tarım ve hayvancılık yerine Tire’ye yerleşerek orada çalışmayı tercih ettiklerini söyledi. Ülke genelinde olduğu gibi Büyükkemerdere’de de özellikle son yıllarda köyden kente göç yaşanıyor. Özellikle gençler, tarım ve hayvancılıkta gelecek görmedikleri için şehirlere yerleşerek buralarda farklı işlerde çalışmayı tercih ediyorlar.
Gençlerin köyde kalması gerektiğini belirten Muhtar Aksu, bunun için devletin proje üretip, teşvikler sağlamasının önemli olduğunu vurguladı.
ÖĞRENCİLER, GÜN AĞARMADAN YOLA ÇIKIYOR
Köyde ilkokul ve ortaokul düzeyinde bulunan yaklaşık 50 öğrenci taşımalı eğitim ile Tire’deki okullarda okumaya çalışıyorlar. Tire köylerinin kanayan yarası taşımalı eğitim sistemi buradaki çocukların da eğitim hayatını kabusa çeviriyor. Sabah henüz gün ağarmadan hazırlanıp, servislerle yola çıkan çocuklar, virajlı dağ yolunu aşarak, Tire’deki okullarına ulaşıyorlar. Daha önceleri köyde kullanılan okul, artık boş. Muhtar ve köylüler daha önce Büyükkemerdere’de merkezi bir okul yapılması için talepte bulunmuşlar fakat pek karşılık bulmamış. Şimdi yine aynı talebi dile getiriyorlar.
İMAM DA GÖREV BAŞINDA
Köyün imamı ise 29 yaşındaki İlyas Arslan. İmam, komşu köy Küçükkemerdere’de doğu büyümüş. 3 yıl Kastamonu’da, 2 yıl da Ödemiş’te görev yaptıktan sonra Büyükkemerdere Köyü’nde göreve başlamış. Göreve başlayalı henüz 1 hafta olmuş. Kendisi de bizimle çok güzel ilgilendi ve köyde hayata geçirmek istedikleri projelerden bahsetti. İlyas hoca, daha önce köyde açılan Kız Kuran Kursu’nun çok faydalı olduğunu, bu sayede köydeki birçok kadının Kuran okumayı öğrendiğini söyleyerek, bu kursun devamını sağlamak istediklerini belirtti.
YOL İSTİYORLAR
Büyükkemerdere Köyü sakinlerinin en çok istedikleri şey ise, Tire’ye ulaşım sağladıkları yollarının genişletilmesi. Özellikler karayollarının denetiminde olan Tire – İncirliova hattının çok dar olduğundan şikayet eden köylüler, taşımalı eğitimle hergün bu yoldan çocuklarını gönderdiklerini ve çok kaygılı olduklarını belirtiyorlar.
PIRLANTA GİBİ MUHTAR
Ziyaretimiz boyunca neredeyse tüm gününü bize ayıran Muhtar Süleyman Aksu, genç ve dinamik bir muhtar. 2 dönem üst üste seçilen Aksu, genç yaşına rağmen köyde abi görevini üstlenerek, adeta bir çözüm odağı halinde. Büyükkemerdere Köyü’nde bizleri son derece misafirperver bir şekilde ağırlayan başta muhtar olmak üzere tüm köylüye teşekkür ediyoruz.
25 Nisan 2019 Yazarı: Ercan Çelik
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.