Osmanlıspor Teknik Direktörü Hamza Hamzaoğlu, çıtası yüksek bir takıma geldiği için işinin zor olduğunu belirterek, "Biz de bu çıtayı alıp bir kademe daha yukarı taşımaya çalışacağız" dedi.

Osmanlıspor'un yeni teknik direktörü Hamza Hamzaoğlu, basın mensuplarına yaptığı açıklamada, takımın önemli hedefleri olduğunu ve kendisinin de bu hedefler için mücadele edeceğini ifade etti.

"Çıtayı yükseltmiş bir Osmanlıspor'a geldim"

Osmanlıspor'un istikrardan yana, hedefleri olan ve tecrübeli bir takım olduğunu söyleyen Hamzaoğlu, "10 sene önce de çalıştım burada. Her zaman hedefleri olan bir kulüptü. İstikrarlı bir şekilde yavaş yavaş o hedeflere doğru yürümeye çalışıyorlar. En önemlisi bu hedeflere yürürken de sabırlılar. Bu sabır da eninde sonunda başarıyı getirecektir diye düşünüyorum. Mustafa hocamı tebrik ediyorum. Emek verenleri tebrik ediyorum. Çok kısa sürede tekrar Süper Lig'e çıkan bir Osmanlıspor ve ilk adımda UEFA'da da başarılı sonuçlar alan bir takım bana emanet edildi. Bu açıdan bakıldığında işim zor, çıtayı yükseltmiş bir Osmanlıspor'a geldim. Bunun da farkındayım. Biz de bu çıtayı alıp bir kademe daha yukarıya taşıyabilirsek kendimizi Osmanlıspor'a bir şeyler katmış antrenörler olarak görebiliriz" diye konuştu.

"Türk antrenörlerin işi daha da zor"

Yabancı teknik adamlara gösterilen sabrın Türk teknik direktörlere gösterilmediğini vurgulayan Hamza Hamzaoğlu, "Zor bir iş yapıyoruz. Zorluğu da bizi korkutmuyor. Yaptığımız işin bir parçası bu. Takımla ilgilenirken, takıma bir şey katmaya çalışırken aynı zamanda hem yönetimle hem taraftarlarla hem de medya ile doğru iletişim kurmak zorundasınız ve onları doğru bir şekilde bilgilendirmelisiniz ki onlarda toplumu bu şekilde bilgilendirsin. Her zaman karşınızda olumlu şeyler almaya çalışan insanlar olmuyor maalesef. Çünkü söylediğiniz güzel sözler medyada değersiz kalabiliyor. Hep çarpıcı, farklı şeylerle gündeme taşımaya çalışıyorlar, bu da işin gereği olduğu için kızamıyorum. Ama işimizin kolay olmadığını biliyorum. Özellikle Türk antrenörler daha da zorlanıyoruz bu konuda. Halkımızdan o desteği gördüğümüzü bilmek ve görmek beni mutlu ediyor. İlerisi için umutlandırıyor. Belki eskiden bu yana onların gördüğü, tanıdığı, bildiği kişileriz. Yoğun bir süreçten geçip de geldiğiniz zaman olaylar insanların gözü önünde olmadan yaşandığı için sanki çok kısa sürede bir yere gelmiş gibi oluyoruz. Bazen de tesadüf diyorlar. "Zaten bu takım iyiydi, başarılı olurdu" diye konuşanlar oluyor. Ama zorlu bir süreçten geçip geliyoruz. Bütün antrenörler aynı şekilde belli yerlere gelirken asla tesadüfen o noktalara gelmiyor. Emeğin karşılığında geliyorlar, bence biraz daha sabır göstermek gerekir. Kulüplerin bu anlamda doğru yorumlaması lazım olayları, geniş düşünmesi lazım, uzun vadeli ve sürekli başarıları yakalamak önemli, bu şekilde düşünürlerse bence antrenörlere biraz daha sabır gösterebilirler" ifadelerini kullandı.

"Fatih hoca yeni jenerasyon yakaladı"

Fatih Terim'in uyguladığı yöntemin başarılı olduğunu belirten başarılı teknik adam, sözlerine şöyle devam etti:

"Fatih Terim'in Türkiye'de uyguladığı; bölgeler oluşturuldu, bölge karmaları yapıldı. Onlardan geleceğin milli takımı oluşturulmaya çalışıldı. Bu Fatih hoca zamanında gerçekleştirildi. O jenerasyon da Türkiye'yi futbol anlamında başarıya taşıdı. Fatih hocam yeni jenerasyon yakaladı. İnşallah yeni başarılar yaşatacağını düşünüyorum."

Teknik anlamda jenerasyonu da değerlendiren Hamzaoğlu, "Antrenör arkadaşlar olarak biz, sıramızı aldık ve daha sonra bizden sonrakilere bırakacağız. Bu bir döngü sonuçta, şu anda bizim jenerasyon Türkiye'yi başarıya taşıyan jenerasyon. Güzel şeyler olacak bundan sonrası için ben inanıyorum" ifadelerini kullandı.

"Yabancı sınırlamasına karşıyım"

Yerli ve yabancı futbolcu ayrımı yapmadığını sözlerine ekleyen Hamza Hamzaoğlu, şunları söyledi: "Futbol herkes tarafından bilinen bir oyun. Yerli ve yabancı diye futbolcuyu sınırlamak bana göre çok doğru değil. İyi ve kötü oyuncular vardır. Ama ben sınırlamalara karşıyım. Kendi imkanlarımızı bilip ona göre hareket etmeliyiz. Kendi alt yapımızdan oluşturduğumuz futbolcularla işi çözebiliyorsak onları transfer etmeliyiz. Bulamıyorsak dışarıdan daha iyisini bulup getirmeliyiz. İmkanlarımızla alakalı bu. Yerli ve yabancı ayrımı ile değil. İmkanlar iyiyse 14 yabancı ile de oynayabilirsiniz ve dünya takımı olabilirsiniz, buna hiç engel yok. İmkanınız yokken siz bunu yapmaya çalışıyorsanız o zaman bu hayalcilik oluyor. Beni vizyonsuzlukla eleştirenler çok oldu. Önce kulübü sağlam bir şekilde ayaklarının üzerinde durmasını, imkanlarını geliştirmesini, ondan sonra o geniş imkanlarla dünya çapındaki yıldızları getirip onlara zamanında paralarını ödeyip istenilebilir bir kulüp haline gelmesini arzuluyorum ve bu hedef doğrultusunda çalışıyorum. Ama eleştiriliyoruz tabi. Futbol bir sektör haline geldi. Bu sektörün içindeki etkenler, onların baskıları, basının zorlaması. Siz transfer yapmazsanız, gazete televizyon sizin transfer yapmanızı ister, ne kadar borca girdiğinizi düşünmezler. Siz kulüp olarak, yöneticiler olarak doğru şekilde düşünmek zorundasınız. İnsanların beklentilerine de cevap vermek gerekir ama şöyle yanlış bir algı oluştu Türkiye'de sanki her şey transferle çözülecek gibi görülüyor. Sizin elinizde 25 kişilik kadro var, önce buradan işi çözmeniz gerekecek, altyapınızdan tamamlamanız gerekecek. Kendi imkanlarınızla çözemiyorsanız o zaman transfere ihtiyacınız var demektir, o zaman da size baskı olmasına gerek yok. Bu konuda biraz hem yönetimler rahat bırakışsa hem teknik adamlar bu baskıya maruz bırakılmasa işi olacak. Taraftarların şunu düşünmesi lazım, eğer siz bir kulübün taraftarıysanız o kulübü koşulsuz şartsız desteklemeniz lazım. O takımda kim oynuyorsa oynasın siz o takımın oyuncusunu desteklemelisiniz, o takımı tutmaktan keyif duymalısınız, sadece kazanmasını beklememelisiniz."

Türkiye'deki kulüplerin alt yapılarını da değerlendiren Osmanlıspor Teknik Direktörü Hamza Hamzaoğlu, "Alt yapılarımızda yetenekli oyuncularımız var. Bizim sıkıntımız onlara gerekli şansı verip verememekte. Kısa süreli başarıların beklendiği ortamda genç oyuncu kazanmak kolay değil" dedi.

"Avrupa'da mücadele etmek her zaman hedefim"

Hedeflerini, vizyonunu ve bakış açısını da anlatan Hamzaoğlu, "Kendimle ilgili hedeflerim var. Bulunduğum kulübü gerçekten benimseyen, kısa sürede aidiyet duygusuna sahip bir insanım. Hangi kulüpte çalışırsam çalışıyor o kulüp için ne yapabilirsem yapmaya çalışıyorum. Bütün düşüncem önce kulüp odaklıdır. Ondan sonra kendi başarılarımı kulüple beraber yakalamayı hedeflerim. Tabi ki iyi takımları çalıştırmak, Şampiyonlar Ligi'nde, Avrupa arenasında mücadele etmek, oyuncularımla beraber bu başarıları yakalamak tabi ki istiyorum, bunlar var hedeflerim içinde. Bunlar zaman içinde olabilecek şeyler. O hedeflere ulaşmam için önce bulunduğum yerde iyi şeyler yapmak zorundayım. Şu anda Osmanlıspor'dayım, Osmanlıspor'la beraber daha iyisini yapabilir miyiz bunun çabası içindeyiz. Zaten iyileri yaptıkça bu hedeflerin kapıları açılmaya başlayacak" diye konuştu.

"Yetenekli oyunculardan kurulu iyi bir takımımız var"

Hafta sonu Gaziantepspor ile zor bir mücadeleye çıkacaklarını söyleyen Hamzaoğlu, "Takımım oldukça iyi durumda, iyi çalışıyorlar. Mustafa Hocaya da teşekkür ediyorum. Oyuncu kalitesi anlamında iyi bir takım bırakmış bize. Yönetimimizi de tebrik ediyorum. Bu kadroyu oluştururken ince eleyip sık dokumuşlar, bütün oyuncular özenle seçilmiş. Yetenekli oyunculardan kurulu iyi bir takımımız var. Son haftalarda biraz fiziksel yorgunluk da takımın üzerine binmiş, çok normal bu da. Şimdi onun atıldığını görüyorum. İnşallah hafta sonu görürüz bunu. İyi bir oyun ve galibiyete ihtiyacımız var yeniden takım o gücünü yakalasın diye. Sezon sonuna kadar her maçımızı kazanmak için oynayacağız" şeklinde konuştu.

İHA