Taha Akgül: “Üçüncü Kez Dünya Şampiyonu Olmak İstiyorum”
Dünya Şampiyonası'na Bolu'da hazırlanan milli güreşçi Taha Akgül, zorlu rakiplerini olduğunu fakat 3'üncü kez dünya şampiyonu olmak istediğini söyledi.
Dünya Şampiyonası'na Bolu'da hazırlanan milli güreşçi Taha Akgül, zorlu rakiplerini olduğunu fakat 3'üncü kez dünya şampiyonu olmak istediğini söyledi.
Serbest Güreş A Milli Takımı, Ağustos ayında Fransa'nın başkenti Paris'te düzenlenecek Dünya Şampiyonası hazırlıklarına Bolu Aladağ'da devam ediyor. Yoğun bir kamp dönemi geçiren sporculardan 5 Avrupa şampiyonluğu, 2 dünya şampiyonluğu, 1 olimpiyat şampiyonluğu olan ve girdiği bütün müsabakalarda altın madalya alan milli güreşçi Taha Akgül, havası ve atmosferi iyi geldiği için takım olarak her yıl Aladağ'ı tercih ettiklerini belirterek, "Olimpiyatlardan önce de buradaydık ve çok başarılı bir kamp dönemi geçirip ben olimpiyat şampiyonu oldum. 2014 ve 2015 yıllarında 2 kez dünya şampiyonluğum var. Yine bir dünya şampiyonası geldi. 2017 yılına güzel bir başlangıç yaptım ve Avrupa Şampiyonu oldum. Olimpiyatlardan sonra bu başarıyı tekrar yakalamak kolay değildi. Dünya Şampiyonası'nda çok sıkı rakiplerimiz var. Özellikle İran, Gürcistan, Amerika, Rusya, Ukrayna bunlar güçlü ülkeler. Beş altı tane benim düzeyimde çok iyi rakiplerim var. İnşallah bu şampiyonada da onlara üstünlüğü saplayıp 3'üncü kez şampiyon olmak istiyorum" dedi.
Kamp dönemlerinde 5 saatlik antrenmanlar yaptıklarını ve takımlarının durumunun çok iyi olduğunu ifade eden Akgül, "Soner Demirtaş'ın 2 defa Avrupa şampiyonluğu var, Süleyman Atlı, Selim Yaşar, Rıza Yıldırım Avrupa şampiyonu. Hepsi çok başarılı sporcular. 2020 olimpiyatlarında en başarılı branşlardan birisi güreş olacaktır. Serbest güreş olarak 2016'da 3 altın madalya almıştık. 2020'de de bu kadro en az 4-5 madalya çıkaracaktır diye umut ediyorum" şeklinde konuştu.
"Protein ağırlıklı besleniyorum"
Güreşçilerin en ağır sporu yapan kişiler olduğunu söyleyen Akgül şunları kaydetti:
"Güreşçiler en ağır sporu yapan sporcular. Antrenmanlarımız çok ağır olduğu için beslenmemiz de ona göre oluyor. Kamplarda diyetisyenlerimiz var, programlarımızı ayarlıyorlar ama genelde akşam yemeğinden sonra kamp ateşi yakıp arkadaşlarımızla beraber gece beslenmesi olarak sac kavurma yapıyoruz. Ağır spor yaptığımız için yemeklerimizden kırmızı et ve protein eksik olmuyor."
İHA
Kaynak:
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.